Her toplumun kendine özgü bir yapısı, inançları ve değerleri vardır. Türk toplumunu ele aldığımızda, insanların birbirine olan sevgi ve saygısının geçmiş yıllara kıyasla zayıfladığını gözlemlemek üzücü bir gerçek. Çocukluk yıllarıma dönüp baktığımda, zihnimde canlanan görüntüler bugüne kıyasla çok daha sıcak ve samimi. O günleri özlüyor muyum? Evet, hem de çok. Eminim ki benim gibi düşünen pek çok kişi vardır.
Teknolojinin ilerlemesi, iletişimimizi kolaylaştırırken ne yazık ki bizi aynı ölçüde yalnızlaştırdı. Eskiden arkadaşlarla yapılan buluşmaların tadı bambaşkaydı. Şimdi ise elimizden düşmeyen telefonlar, bizi sosyal hayattan koparıyor. Hepimiz bu durumdan şikayetçi olsak da yine de bu alışkanlıktan vazgeçemiyoruz. Ancak asıl dikkat çekmek istediğim nokta, toplum içinde sergilediğimiz davranışlar ve bu davranışlarımızın oluşturduğu imaj. Farkında olmadan yaptığımız küçük kabalıklar, sosyal ilişkilerimizi zedeliyor. İşte çoğumuzun farkında olmadan sergilediği olumsuz davranışlardan bazıları:
Günlük Hayatta Dikkat Etmemiz Gereken Nezaket Kuralları
- Göz Temasını Kaçırmak: Tanıdığımız biriyle karşılaştığımızda selam vermemek için gözlerimizi kaçırmak veya görmezden gelmek, sosyal bağları zayıflatır. Oysa sıcak bir selam, günün akışını bile değiştirebilir.
- Gülümsemekten Kaçınmak: İş ortamında ya da sosyal hayatta, küçük bir tebessüm büyük farklar yaratır. Samimi bir gülümseme, güzel bir kahvaltının ardından içilen Türk kahvesinin verdiği keyif gibi insanı mutlu eder.
- Asansörde Selamlaşmamak: Asansöre bindiğimizde içeridekileri selamlamak ve inerken “İyi günler” dilemek, küçük ama önemli bir saygı göstergesidir.
- Telefon Kullanımında Saygısızlık: Telefonla konuşurken ses tonumuza dikkat etmemek, özellikle toplu taşımalarda veya iş ortamlarında başkalarını rahatsız edebilir. Özel konuşmaları herkesin içinde yüksek sesle yapmak, nezaket kurallarına uymayan bir davranıştır.
- Tahammülsüzlük ve Gerginlik: Günümüzde birçok insan adeta bir patlamaya hazır bomba gibi dolaşıyor. Sürekli gergin ve sabırsız olmak, toplumsal ilişkileri yıpratıyor ve anlayış seviyemizi düşürüyor.
- Empati Eksikliği: Karşımızdakini anlamaya çalışmak yerine hep anlaşılmayı bekliyoruz. Oysa sağlıklı ilişkilerin temelinde empati yatıyor.
- Kapıları Çarpma Alışkanlığı: Apartman giriş kapılarını veya güvenlik kapılarını gereksiz yere sert kapatmak, özellikle evde çalışan veya dinlenen kişiler için büyük bir rahatsızlık kaynağı. Küçük bir dikkatle bu sorun önlenebilir.
- Çevreyi Kirletmek: Pencerelerden veya arabalardan sigara izmariti ve çöp atmak, hem çevreye zarar veriyor hem de saygısız bir davranış olarak algılanıyor.
- Dikkatsiz Araç Kullanımı: Yolda aniden durup trafiği engellemek, aşırı yavaş ya da gereğinden hızlı gitmek, diğer sürücülere saygısızlık anlamına gelir. Basit kurallara uymak, trafikte huzurlu bir akışı sağlayabilir.
Sonuç: Küçük Değişikliklerle Daha Saygılı Bir Toplum
Toplum olarak nezaket ve saygıyı yeniden hatırlamamız gerekiyor. Küçük ama önemli bu davranış değişiklikleri, hayatımıza daha fazla huzur ve mutluluk katacaktır. Unutmayalım ki saygı görmek istiyorsak, önce biz saygılı olmalıyız.
Siz de günlük hayatta bu tür nezaket kurallarına dikkat ediyor musunuz? Toplumda daha fazla saygı ve anlayış görmek için neler yapabiliriz?
